H-İ-K-LHz. İshak (a.s)

İSHAK ALEYHİSSELÂM’IN HAYATI

 

ishak

[accordions]

[accordion title=”İSHAK ALEYHİSSELÂM’IN HAYATI“]

               İSHAK ALEYHİSSELÂM

İshak Aleyhisselâmın Soyu Ve Doğuşu:

İshak Aleyhisselâm; İbrahim Aleyhisselâm’ın ikinci oğlu olup Hz.Sâre’den doğ­muştur.[1]

O zaman, İbrahim Aleyhisselâm, yüz yirmi yaşında bulunuyordu. [2]

Ahd-i Atîk’da ise, İsmail Aleyhisselâm’ın, Babası seksen altı yaşında bulundu­ğu sırada, İshak Aleyhisselâm’ın da, Babası, yüz yaşında olduğu sırada doğduğ  bildirilir. [3]

İshak Aleyhisselâm’ın doğuşu, Kur’ân-ı kerimde şöyle açıklanır: “And olsun ki: Elçilerimiz!’[4], İbrahim’e müjde ile gelip (Selâm!) dediler. O da: (Selâm I) dedi ve eğleşmeden gidip (onlara) kızartılmış bir buzağı getirdi.

(İbrahim), onların, ellerinin, buna uzanmadığını görünce, hoşlanmadı. Onlardan, kalbine bir nevi’ korku geldi.

Onlar: korkma! Biz, Lut kavmine gönderildik! dediler.

(İbrahim)in zevcesi (hizmet için, ayakta idi) güldü.

Biz de, ona, İshak’ı, İshak’ın ardından da, (Torunu) Yâkub’u müjdeledik.

(Kadın): vay, kendim, koca bir karı, şu zevcim de, bir ihtiyar iken, ben mi doğuracakmışım?!

Bu, doğrusu, pek şaşılacak bir şey! dedi.

(Elçi Melekler): Allanın emrine mi şaşıyorsun?!

Ey Ehl-i Beyt! Allanın Rahmeti, Bereketleri üzerinizdedir.

Şüphe yok ki, O, asıl hamd’a lâyık, hayır ve ihsanı çok olandır! dediler. [5]

İshak Aleyhisselâm’ın Doğmasına Halkın Şaşması:

İshak Aleyhisselâm doğunca, halk, buna şaşıp kaldılar:

“Yüz yaşlarında bir ihtiyar kocanın, doksan yaşlarında bir koca karının çocu­ğu oldu ha?” dediler. [6]

İshak Aleyhisselâm’ın Şekil Ve Şemaili:

İshak Aleyhisselâm: uzun boylu, kara gözlü, buğday benizli idi[7]. Kendisinin yüzü ve konuşması güzel, saçı, sakalı bembeyazdı. Sîret ve suretçe, Babası İbrahim Aieyhisselâm’a benzerdi. [8] Yaşlanınca, gözleri, görmez olmuştu. [9]

İshak Aleyhisselâm’ın Peygamberliği Ve Bazı Faziletleri:

İshak Aleyhisselâm; Babası İbrahim Aleyhisselâm’ın vefatından sonra, Şam’­da Peygamberlikle vazefelendirilmiş[10], Yüce Allah, onu, seçkinlerden ve hayırlı insanlardan eylemiştir.

Kur’ân-ı kerimde şöyle buyrulur:

“Biz, ona (İbrahim’e) İshak ile (Torun’u) Yâkub’u ihsan ettik ve her birini, hidaye­te (Peygamberliğe) erdirdik.[11]

“Ona (İbrahim’e), SâliMerden bir Peygamber olmak üzere de, İshak’ı müjdeledik. Hem ona (İbrahim’e), hem de İshak’a (feyz ve) bereketler verdik.

Her ikisinin neslinden iyi hareket edeni de, vardır, nefsine, apaçık zulmedeni de, vardır[12]”

“Kuvvet ve basiret sahipleri olan kullarımız İbrahim’i, İshak’ı ve Yakub’u da, an!’[13]

“Çünkü, onlar, bizim katımızda gerçekten seçkinlerden, hayırlı (Zatlar­dandı. [14]

“Onları, emrimizle doğru yolu gösterecek Rehberler kıldık.

Hayırlı işler yapmayı, dosdoğru namaz kılmayı, zekât vermeyi, kendilerine vahy ettik.

Onlar, bize ibadet edicilerdi. ‘[15]

İshak Aleyhisselâm İle Hz. Sâre’nin Mekke’ye Gelip Hacc Edişi:

Ezrakî’nin, İbn. İshak’dan rivayetine göre: İshak Aleyhisselâm ile Annesi Hz.Sâre de, Şam’dan Mekke’ye gelip Hacc etmişlerdir.[16]

İshak Aleyhisselâm’ın Oğulları:

İshak Aleyhisselâm; Babası İbrahim Aleyhisselâm’ın vasiyeti üzerine Keanilerin kızları ile evlenmeyip[17] Refaka bint-i Betvil ile evlenmiş, ondan, Ays ve Yâkub isimlerinde ikiz iki oğlu doğmuş[18], Ays’ı, Ağabeyi İsmail Aleyhisselâm’ın ve­fatı sırasındaki vasiyetine uyarak[19] Besime[20] binti İsmail Aleyhisselâm ile evlendirmiştir. [21]

İshak Aleyhisselâm’ın Vefatı:

İshak Aleyhisselâm; Kenan ilinde [22], yüz seksen beş[23] veya yüz seksen[24] veya yüz yetmiş[25]’, ya da, yüz altmış[26] yaşında vefat etti.

Ona ve gönderilen bütün Peygamberlere selâm olsun!

İshak Aleyhisselâm, Babası İbrahim Aleyhisselâm’ın Mezreada’ki kabrinin ya­nına gömüldü. [27]

Kabirleri, Beytülmakdis’e on sekiz mil uzaklıkta, Mescid-i İbrahim diye anılan Mescidin yanında bulunmaktadır.’[28]

 

[/accordion]

[accordion title=”KAYNAKÇA“]

 

[1] ibn.Sa’d-Tabakat c.1,s.47, Taberî-Tarih c.1,s.16O.

[2] İbn.Sa’d-Tabakat c.1,s.48, Mes’ûdî-Murucuzzeheb c.1,s.46.

[3] Tekvin Bab: 16, Fıkra: 15, 16, Bab: 21, fkr.5.

[4] Büyük Meleklerden Cebrail, Mikâil ve İsrafil Aleyhisselâmlar (Ebülfida-Elbidaye vennihaye c.1,s.161).

[5] Hûd: 69-73.

M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları: 1/239.

[6] Yâkubî-Tarih c.1,s.26.

M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları: 1/240.

[7] Mîr Hâvend-Ravzatussafa Terceme s. 192.

[8] Hâkim-Müstedrek c.2,s.557.

[9] İbn.Sa’d-Tabakat c.1,s.47, İbn.Habib-Kitabulmuhabber s.296, Taberî-Tarih c.1,s.164, Mes’ûdî-Murucuzzeheb c.1,s.47, ibn.Haldun-Tarih c.2,ks.1,s.39.

M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları: 1/240.

[10] Yâkubî-Tarih c.1,s.28.

[11] En’am: 84.

[12] Sâffât: 112-113.

[13] Sâd: 45.

[14] Sâd: 47.

[15] Enbiya: 73.

M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları: 1/240.

[16] Ezrakî-Ahbam Mekke c.ı,s.68.

M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları: 1/241.

[17] ibn.Kuteybe-Maarif s.18, Yâkubî-Tarih c.1,s.29, Taberî-Tarih c.1,s.163, Sâlebî-Arais s.101, İbn.Haldun-Tarih c.2,ks.1,s.39.

[18] ibn.Kuteybe-Maarif s.17, Yâkubî-Tarih c.1,s.26, Taberî-Tarih c.1,s.162, 164, Mes’ûdî-Murucuzzeheb c.1,s.46, Sâlebî-Arais s.101, İbn.Esîr-Kâmil c.1,s.126.

[19] Taberî-Tarih c.1,s.162, İbn.Esîr-Kâmil c.1,s.125, Diyar.Bekrî-Hamîs c.1,s.145.

[20] Besime (Taberî-Tarih c.1,s.162).

[21] Sâlebî-Arais s.102, İbn.Esîr-Kâmil c.1,s.125, Diyar.Bekrî-Hamis c.1,s.145.

M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları: 1/241.

[22] İbn.Haldun-Tarih c.2,ks.1,s.47.

[23] İbn.Haldun-Tarih c.2,ks.1,s.4O.

[24] İbn.Kuteybe-Maarif s.17, İbn.Haldun-Tarih c.2,ks.1,s.4O.

[25] Sâlebî-Arais s.102.

[26] İbn.Esîr-Kâmil c.1,s,127.

[27] İbn.Kuteybe-Maarif s.17, Mes’ûdî-Murucuzzeheb c.1,s.47, Salebî-Arais s.102, Ibn.Esîr-Kamıl c.1,s.127.

[28] Mes’ûdî-Murucuzzeheb c.1,s.47.

M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları: 1/241.

 

 [/accordion]

[/accordions]

 

 

 

 

 

Etiketler

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı