Hz. Muhammed (s.a.v)Ramazan

Peygamberimizin Diliyle Ramazan Bölüm-4

Başlıksız-1Oruç fitneye karşı keffarettir

Huzeyfe Radiyallâhu Anh, Resul-i Ekrem Efendimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellemin şöyle buyurduğunu rivayet ediyor:

“İnsanı, ailesi, malı, kendi nefsi, çocukları ve komşusu yüzünden maruz kaldığı fitneye karşı, oruç, namaz, sadaka (iyiliği tavsiye edip, kötülüklerden sakındırmak) gibi ibadetler korur, keffaret olur.” 

Ramazan’ın Cennet sevabı

Ebû Said el-Hudri Radiyallâhu Anhın rivayetine göre Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur:

“Ramazan’ın ilk gecesi olunca, semânın kapıları açılır, Ramazan’ın son gecesi oluncaya kadar hiçbir kapısı kapanmaz.

“Ramazan ayı içerisinde bir gecede, herhangi bir kul namaz kılarsa, şüphesiz ki, Allah onun her secdesine bin beş yüz sevap yazar ve onun için Cennette kırmızı yakuttan bir köşk yapar. Bu köşkün altmış bin kapısı vardır. Her kapısında kırmızı yakutla süslenmiş altından bir köşk vardır.

“Ramazan’ın ilk orucunu tutunca, o güne kadar olan geçmiş günahları bağışlanır ve her gün sabah namazından akşama kadar yetmiş bin melek ona istiğfar ederler.”

“Ramazan ayı içerisinde gece veya gündüz yapmış olduğu her secde için ona, gölgesinde atlı bir yolcunun beş yüz sene gidebileceği büyüklükte bir ağaç verilir.” 

Ramazan’da mü’min-münafık ayrılır

Ebu Hüreyre Radiyallâhu Anh, Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemin şöyle buyurduğunu rivayet etti:

“Bu ayınız sizi Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemin yemini ile gölgeledi. Müslümanlar için bu aydan daha hayırlı hiçbir ay geçmemiştir. Münafıklar için de bu aydan daha kötü hiçbir ay geçmemiştir.

“Şüphesiz ki, Allah mü’mini bu aya girdirmeden önce sevabını ve nafilelerini yazar, münafıkın da günahını ve şekavetini yazar. Çünkü mü’min, ibadeti (iyi eda edebilmek için) bu ayda yiyecek hazırlar.

“Münafık ise bu ayda mü’minlerin gafletlerini ve ayıplarını araştırır. Bu bir fırsattır, mü’min onu değerlendirir.” 

Teravih namazı

Nadr ibni Şeyban Radiyallâhu Anhtan rivayetle Resul-i Ekrem Efendimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuş tur:

“Allah Azze ve Celle size Ramazan’da oruç tutmayı farz kıldı, ben de teravih namazı kılmak ve Kur’ân okumak için gece uyanık kalmanızı sünnet kıldım.

“Kim inanarak, ihlâsla hareket edip sevabını yalnız Allah’tan bekleyerek Ramazan orucunu tutar, gecesinde de uyanık kalır, teravih namazı kılıp Kur’ân okursa annesinden doğduğu gün gibi günahlarından arınmış olur.”

 *  *  *

 “Teravih namazını imamla birlikte sonuna kadar tamamlayan o geceyi bütünüyle ibadetle geçirmiş gibi sevap elde eder.” 

Peygamberimizin itikâfı

Hz. Âişe Radiyallâhu Anhâ anlatıyor:

“Resul-i Ekrem Efendimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellem Ramazan’ın son on gününde itikâf ederdi. Bunu vefat edince ye kadar böylece devam ettirdi.”

 “Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem Ramazan ayının son on günü girince elini eteğini toplar, geceyi ihya eder ve ev halkını uyandırırdı.”

“Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem Ramazan’ın son on gününde vefatına kadar îtikâfa girdi. Vefatından sonra da hanımları îtikâfa devam ettiler.”

 *  *  *

İbni Mâce’nin rivayet ettiği bir hadise göre, İbni Ömer Ra diyallâhu Anhümâ der ki:

“Resul-i Ekrem Efendimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellem îtikâfa girmek istediği zaman, yatağı veya üzerinde yattığı somyası Mescid’in içindeki Tövbe (Ebû Lübâbe) Sütununun önünde veya arkasına konurdu.” (İbni Mâce, Sıyam: 61) 

Ramazan geceleri nasıl ihya edilir?

Hz. Âişe Radiyallâhu Anhâ Validemiz anlatıyor:

“Ramazan’ın son on günü girince Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem geceleri ibadetle değerlendirirdi. Ailesini de ibadet etmeleri için uyandırırdı. İbadet için diğer zamanlardan daha fazla gayret gösterirdi.” 

Kadir Gecesi

Ebu Hüreyre Radiyallâhu Anh, Resul-i Ekrem Efendimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellemin şöyle buyurduğunu anlatıyor:

“Kim inanarak ve karşılığını sadece Allah’tan umarak Kadir Gecesini ihya edip ibadetle geçirirse, geçmiş günahları bağışlanır.”

 *  *  *

Abdullah ibni Ömer Radiyallâhu Anhümâdan gelen bir rivayette Peygamberimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellem, “Kadir Gecesini aramak isteyen yirmi yedinci gecede arasın” buyurmuş, böylece yirmi yedinci geceyi ibadet ve zikirle uyanık olarak geçirmemizi tavsiye etmiştir.

Yine bu geceyi, Peygamberimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellemin Hz. Âişe Radiyallâhu Anhâya öğrettiği şu dua ile kutlarsak daha faziletli olur:

“Allâhümme inneke afüvvün, kerîmün, tühibbü’l-afve, fa’  fü annî.”

(Allah’ım, Sen çok affedicisin, çok cömertsin, affetmeyi seversin. Beni de affeyle.) 

Fıtır sadakası (fitre)

Abdullah ibni Abbas Radiyallâhu Anhümâ rivayet ediyor:

“Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem, oruçlunun boş, çirkin ve ölçüsüz sözlerden temizlenmesi ve fakirlere bir azık olması için fıtır sadakasını emretti. Kim bunu bayram namazından önce öderse, o makbul bir sadaka olur. Kim de bayram namazından sonra verirse, o başka vakitlerde verilen sadakalardan birisi olur.”

Etiketler

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı